Bir davada olay çıkaran MHP Karaburun İlçe Lideri Erkan Özen‘i tutuklanması istemiyle nöbetçi hakimliğe sevk eden Karaburun Cumhuriyet Savcısı Muhammet Miraç Yılmaz ve eşi olan Karaburun Asliye Ceza Mahkemesi hakimi Cansu Kurucu Yılmaz‘ın gece yarısı kararnamesiyle Şanlıurfa’nın Siverek ilçesine sürüldüğü savı Meclis gündemine taşındı. HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm, mevzuyla ilgili Adalet Bakanı Bekir Bozdağ‘ın yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi.
Züleyha Gülüm, MHP Karaburun İlçe Lideri Erkan Özen’in tutuklanmasının akabinde Karaburun Adliyesi’nde yaşanan gelişmelerle ilgili Bekir Bozdağ’ın yanıtlaması istemiyle hazırladığı soru önergesini bugün TBMM’ye sundu. Gülüm, önergesinde şunları kaydetti:
“Basında yer alan bilgilere nazaran; Karaburun Asliye Hukuk Mahkemesi’nde Meryem K. ile Sinan K. ortasında görülen boşanma davası sırasında olaylar çıkmıştır. Davalı kocanın gayrimenkul malvarlıklarını muvazaalı bir halde diğer şahısların üzerine geçirdiği savı tartışmalara neden olurken davalı Sinan K., Meryem K. ile çocukları Emre ve İdris K.’ya saldırmıştır. Sinan K.’ya takviye için adliyeye gelen MHP İlçe Lideri Erkan İtina ve beraberindekiler, mahkemede şahit olarak tabir veren Karaburun Belediyesi çalışanı Mehmet C.’ye saldırmıştır. Emre ve İdris K., çıkan hengamede Mehmet C.’nin yanında olduğu için MHP İlçe Lideri ve yanındakiler tarafından darp edilmiştir. Karaburun Adliyesi’ne giderek yanındakilerle birlikte olay çıkartan, hâkim ve savcıyı tehdit eden MHP İlçe Lideri Erkan İhtimam tutuklanmıştır. Özen’nin avukatları vasıtasıyla tutuklamaya yaptığı itiraz talebinin kabul edilmemesi sonrası, Özen’i tutuklamaya sevk eden savcı Muhammet Miraç Yılmaz ve hâkim Cansu Kurucu Yılmaz’ın İzmir’den Urfa’nın Siverek ilçesine sürgün edildiği belirtilmektedir.”
Züleyha Gülüm, Bakan Bozdağ’a şu soruları yöneltti:
“Karaburun Cumhuriyet Savcısı Muhammet Miraç Yılmaz ve hâkimi Cansu Kurucu Yılmaz’ın İzmir’den Urfa’ya sürgün edildiği hakikat mudur? Yargı mensupları sürgün, vazifeden alınma, terfiden geri bırakılma ve hatta hukuk dışı tutuklama ve cezalar ile karşı karşıya iken yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı nasıl mümkün olacaktır? Bu şartlar altında halk yargıya nasıl güvenecektir? İktidar ve iktidara yakın olan kabahat faillerinin cezasızlık ile ödüllendirildiği, muhalif olanların ise ceza tehdidi ile susturulduğu araçsallaştırılmış yargı siyasetinizden vazgeçmeyi düşünüyor musunuz?”